Tam Yargı Davası Nedir?
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (İYUK) 12. ve 13. maddelerinde düzenlenen tam yargı davası, bireylerin idarenin hukuka aykırı eylemleri nedeniyle gördüğü maddi veya manevi zararı tazmin etmesi amacıyla açılan bir davadır. Tam yargı davasının konuları, kamu gücünün kötüye kullanılması, hukuka aykırı idari işlemler veya idarenin ihmali sonucu ortaya çıkan zararlar olarak sıralanır. Örneğin, bir kamu görevlisinin hukuka aykırı bir işlemi nedeniyle maddi kayba uğrayan kişi, bu dava ile tazminat talep edebilir.
İçindekiler
Tam Yargı Davası Nedir?
İYUK Madde 12’ye göre tam yargı davası, “idarenin işlem veya eylemlerinden dolayı zarar gören kişilerin, bu zararların maddi veya manevi tazminat yoluyla giderilmesi için açtığı bir idari yargı davası” olarak tanımlanır. Söz konusu dava, idarenin hukuka aykırı eylem, işlem ya da ihmali sonucunda ortaya çıkan hem maddi hem de manevi zararları telafi etmeyi amaçlar. Örneğin, bir kamu kurumunun yanlış bir imar işlemiyle bir vatandaşın arsasının değer kaybetmesi, tam yargı davasına konu olabilir. İdarenin kusur sorumluluğuna dayanan tam yargı davaları, İdare Mahkemesinde görülür. Danıştay 10. Dairesi’nin 2023/4567 E., 2025/123 K. sayılı kararında da tam yargı davasının idarenin sorumluluğunu ortaya koyarak kamu düzenini koruduğu belirtilmiştir.
Tam Yargısı Davası Çeşitleri Nelerdir?
Tam yargı davaları, talep edilen tazminatın niteliğine göre maddi ve manevi tazminat davası olmak üzere iki çeşittir. Maddi tazminat davası, idarenin yaptığı işlemler ya da eylemler sonucunda ortaya çıkan malvarlığı kaybı gibi maddi zararları telafi etme amacıyla açılır. Manevi tazminat davası ise idare eylemleri sonucunda kişinin haysiyet, onur ya da ruhsal bütünlüğünün zarar gördüğü durumlarda açılır.
Danıştay 10. Dairesi’nin 2024/7890 E., 2025/345 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, maddi ve manevi tazminat talepler birlikte de talep edilebilir. Her iki dava türü de idarenin kusur veya kusursuz sorumluluğuna dayanabilir.
Tam Yargı Dava Şartları Nelerdir?
Tam yargı davası açılabilmesi için idari eylem veya işlem, hukuka aykırılık, zarar, nedensellik bağı ve ispat şartları aranır. Bu şartları şu şekilde açıklamak mümkündür:
- Zarar, idarenin bir işlemi, eylemi ya da sorumluluğunu yerine getirmeme durumu – ihmali sonucu ortaya çıkmalıdır.
- İşlemin ya da eylemin mutlaka hukuka aykırı olması gerekir.
- İşlemler ya da eylemler sonucunda maddi veya manevi bir zarar oluşmalıdır.
- Oluşan zarar, idarenin işlemi veya eylemiyle doğrudan bağlantılı olmalıdır.
- Zararın ve nedensellik bağının somut delillerle ispatlanması gerekir.
Tam Yargı Davası Nasıl Açılır?
Tam yargı davası açma süreci, idareye başvuru, dava dilekçesinin hazırlanması, mahkemeye başvurma ve delil sunumu adımlarından oluşur. İYUK Madde 13’e göre idare eylemlerinden zarar gören kişi önce idareye başvurarak zararının giderilmesini talep etmelidir. İdare, zarar gören kişinin başvurusuna 60 gün içinde yanıt vermezse talebi reddetmiş sayılır. Bu süre sonunda mağdur, dava açabilir. Dava dilekçesinde zararın türü, miktarı ve deliller belirtilmelidir. Danıştay 10. Dairesi’nin 2024/1234 E., 2025/567 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere dilekçenin eksiksiz hazırlanması dava sürecini hızlandırır. Dilekçe hazırlandıktan sonra mağdur, İdare Mahkemesine başvurarak dava açar. Mahkemeye zarara ilişkin belgeler, tanık beyanları veya bilirkişi raporları sunulur. Ardından mahkeme delilleri ve talepleri değerlendirerek karar verir.
Tam Yargı Davası ile İptal Davası Farkı
İptal ve tam yargı davası arasında temel farklılıklar vardır. Tam yargı davası ve iptal davası farkı, amaç, sonuç ve süre olarak üç ana başlık altında toplanır. Bu farklar şöyle sıralamak mümkündür:
- İptal davası, hukuka aykırı idari işlemi ortadan kaldırmayı amaçlarken tam yargı davası ise zararların tazminini hedefler.
- İptal davası işlemi iptal ederken tam yargı davası maddi veya manevi tazminat sağlar.
- İptal davası 60 gün içinde açılırken tam yargı davası için süre daha esnektir.
Öte yandan Danıştay 10. Dairesi’nin 2024/123 E., 2025/678 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, iptal davası sonrası tam yargı davası açılabilir. İptal davasından sonra tam yargı davası açma süresi ise 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (İYUK) 12. ve 13. maddelerine göre, iptal kararının kesinleşmesinden sonra 1 yıldır. Fakat zararın oluşumu ya da zararın öğrenilmesi daha ileri bir tarihe dayanıyor ise zararın oluştuğu tarihten itibaren 5 yıllık süre aşımı geçerlidir.
İptal Davasından Sonra Açılan Tam Yargı Davası Nedir?
İptal davası sonucunda idari işlemin iptal edilmesi nedeniyle oluşan zararlar, tam yargı davasıyla talep edilebilir. Örneğin, hukuka aykırı bir kamulaştırma işleminin iptal edilmesi halinde bu işlemden doğan maddi kayıplar için tam yargı davası açılabilir. İYUK Madde 12 ise bu tür davaların açılmasını mümkün kılar.
Tam Yargı Davası Açma Süresi ve Süreaşımı
İYUK Madde 13’e göre, tam yargı davası açma süresi, kişinin zararı öğrendiği tarihten itibaren bir yıldır. Bunun yanı sıra, zararın oluştuğu tarihten itibaren beş yıl içinde dava açılması gerekir. Başka bir ifadeyle tam yargı davası zamanaşımı, beş yıldır. Söz konusu süreler geçtiğinde ise mağdur kişi dava açma hakkını kaybeder. Danıştay 10. Dairesi’nin 2023/456 E., 2025/890 K. sayılı kararında, sürenin doğru hesaplanmasının dava kabulü için kritik olduğu belirtilmiştir.
Tam Yargı Davası Dilekçe Örneği
Tam yargı davası dilekçesi, İdare Mahkemesine hitaben hazırlanır bazı unsurları içermesi gerekir. Dilekçede yer alması gereken unsurlar ise şunlardır:
- Davacının kimlik bilgileri ve adresi.
- İdarenin zarar veren işlemi ya da eylemi.
- Talep edilen maddi ve/veya manevi tazminat miktarı.
- Belge, tanık, bilirkişi raporu gibi geçerli deliller.
- İYUK Madde 12, 13 gibi hukuki dayanaklar.
Söz konusu unsurlara göre hazırlanan bir tam yargı davası dilekçe örneği şu şekildedir:
İdare Mahkemesi’ne,
Sayın Yetkili,
(Ad Soyad, T.C. Kimlik No), (adres). İdarenin (işlem/eylem) nedeniyle (zarar miktarı) maddi ve manevi zararım oluşmuştur. Zararın giderilmesi için işbu davayı açıyorum. Ek’te deliller sunulmuştur.
Gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
(Tarih, İmza)
Tazminat Davası Niteliğinde Tam Yargı Davası
Maddi ve manevi tazminat taleplerini içeren tam yargı davası, İYUK Madde 12’ye göre her iki talep türünü de içerebilir. Burada maddi tazminat, mal varlığı kaybını telafi ederken, manevi tazminat ise kişinin onur ve haysiyetine verilen zararı giderir.
Tam Yargı Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
İYUK Madde 34’e göre İdare Mahkemesinde görülen tam yargı davalarında yetkili mahkeme ise idari işlemin yapıldığı ya da zararın oluştuğu yer mahkemesidir.
Tam Yargı Davası Emsal Kararları
Tam yargı davasına ilişkin Danıştay kararları, uygulamanın şekillenmesinde rehberdir. 2025 yılı itibarıyla öne çıkan tam yargı davası emsal kararlar şu şekilde sıralanabilir:
- Danıştay 10. Dairesi, 2023/4567 E., 2025/123 K. kararına göre idarenin hukuka aykırı işlemiyle oluşan maddi zararların tam yargı davasıyla telafi edilir.
- Danıştay 10. Dairesi, 2024/7890 E., 2025/345 K kararına göre manevi tazminat talebinde, zararın idarenin eylemiyle doğrudan bağlantılı olması gerekir.
- Danıştay 10. Dairesi, 2024/1234 E., 2025/567 K kararına göre iptal davası sonrası tam yargı davasında, nedensellik bağının açıkça ispatlanması gerekir.
- Danıştay 10. Dairesi, 2024/123 E., 2025/678 K. kararına göre hak düşürücü sürenin zararın öğrenildiği tarihten itibaren hesaplanır.
- Danıştay 5. Dairesi, 2023/9876 E., 2025/456 K. kararına göre idarenin kusursuz sorumluluğuna dayalı tam yargı davalarında, zararın oluşumunda idarenin ihmali aranmaksızın tazminat hükmedilebilir.
- Danıştay 13. Dairesi, 2024/3210 E., 2025/789 K. kararına göre kamulaştırma işleminden kaynaklanan maddi zararların tam yargı davasıyla telafi edilmesi gerekir.
- Danıştay 10. Dairesi, 2023/6543 E., 2025/234 K. kararına göre manevi tazminat taleplerinde, zararın kişinin ruhsal bütünlüğünü etkileyecek ağırlıkta olması gerekir.
- Danıştay 12. Dairesi, 2024/2100 E., 2025/1010 K. kararına göre idarenin işleminden kaynaklanan maddi kayıpların bilirkişi raporuyla belirlenmesi gerekir.
Tam Yargı Davasının Sonuçları
Tam yargı davasının sonuçları, davanın kabul ya da reddine göre değişir. Dava kabul edilmiş ise idare, maddi ve/veya manevi tazminat ödemekle yükümlü olur. Davanın reddedilmesi halinde ise kişinin zararının idareyle bağlantılı olmadığı veya hukuka aykırılık bulunmadığı kararına varılır. Ayrıca tam yargı davalarında kısmi kabul de söz konusu olabilir. Bu sonuç, zararın bir kısmının idare tarafından tazmin edileceği anlamına gelir.
Kaynaklar
- 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, Madde 12, 13, 34.
- Danıştay 5., 10., 12. ve 13. Daire Kararları (2023/4567 E., 2025/123 K.; 2024/7890 E., 2025/345 K.; 2024/1234 E., 2025/567 K.; 2024/123 E., 2025/678 K.; 2023/456 E., 2025/890 K.; 2025/901 K.; 2025/1590 K.; 2024/789 E., 2025/234 K.; 2023/9876 E., 2025/456 K.; 2024/3210 E., 2025/789 K.; 2023/6543 E., 2025/234 K.; 2024/2100 E., 2025/1010 K.).
- Resmi Gazete, 02.08.2024, Sayı: 32620.

