Genel

Vesayet Davası Nedir?

Hukukta önemli bir yeri olan ve birçok durumda kullanılabilen vesayet davası nedir? Sorusu son dönemlerde oldukça merak edilen hukuk konuları içerisinde yer alır.

Vesayet Nedir?

Bazı ergin olan kişilerin veya henüz velayet altında bulunmayan küçüklerin maddi ve kişisel tüm menfaatlerini korumak adına 4721 sayılı Medeni Kanun tarafından düzenlenmiş olan bir hukuk kurumuna verilen isimdir. En çok ergin kişiler ve akıl sağlığı yerinde olmayan kimselerin ailelerinin başvurduğu velayet davası nedir? Tüm çerçeveleri ile bilinmesi gereken önemli bir hukuk durumudur.

Vesayet altına alınmak, kanuni bir zorluk sebebi ile olabileceği gibi bazı durumlarda da kişinin kendisi de vesayet altına alınmasını mahkemeden talep edebilir. Vesayet altına alınan her bireye bir vasi tayin edilir. Bu vasi, vesayet altına alınan küçük kişiler ve kısıtlı kişilerin malvarlığı ve bütün menfaatlerini koruyarak, bütün hukuki işlemlerde onu temsil etmek ile görevli kimsedir.

Vesayeti Gerektiren Durumlar

Medeni Kanuna göre vesayeti gerektiren durumlar şöyledir;

  • Kısıtlanma
  • Hapis Cezası Alma
  • Yaş Küçüklüğü
  • Kişinin Kendi İsteği İle Birlikte Vesayet Altına Alınmasını İstemesi

Gibi durumlar bu kişilerin haklarının korunması amacı ile vesayet gerektirir.

Yaş Küçüklüğü Nedeni İle Vesayet

Velâyet altında bulunmayan her on sekiz yaşın altından küçük çocuk vesayet altına alınmak zorundadır. Görev başındaki nüfus memurları ve idari makamlar böyle bir durumun dışındaki herhangi bir olayda durumu hemen yetkili bir vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür.

Kısıtlanma Nedeni İle Vesayet

Kısıtlanma adı altında vesayet iki türlü meydana gelir;

  • Akıl Hastalığı Yahut Akıl Zayıflığı Sebebi İle: Akıl zayıflığı ve akıl hastalığı sebebi ile birlikte kendi işlerini göremeyen, korunması ve bakımı için sürekli bir kontrol gereken ergin kimseler için kısıtlama getirilir.
  • Alkol ve Uyuşturucu Madde Bağımlılığı, Kötü Yaşam ve Savurganlık: Madde bağımlılığı, alkol ve kötü yaşam gibi durumlarda mal varlığını kötü yöneten kişilerin devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olması gerekçesi ile bu ergin kişilere de kısıtlama getirilmesi uygundur.

Kısıtlama gerektiren durumlarda yetkili mercilere bunun bildirilmesi ve durumdan haberdar edilmeleri mecburidir.

Kısıtlama Nedeni İle Vesayet

Hapis Cezası Nedeni İle Vesayet

Bir yıl ve bir yıldan daha uzun süreli hapis cezasına çarptırılmış her ergin kısıtlanır. Bu cezayı yerine getirmek ile ilgili görevi bulunan makam, böyle bir hükümlünün cezasını çekmeye başladığını ve kendisine vasi atanması gerektiğini hemen yetkili bir vesayet makamına bildirmekle görevlidir.

Kişinin Kendi İsteği İle Vesayet Altına Alınması

Yaşlılık, sakatlılık ve ağır hastalığı sebebi ile kendi işlerini kendi göremediğine kanaat getiren her ergin kısıtlanmasını talep edebilir durumdadır.

Vesayet Davasına Bakan Mahkeme

Öncelikle vesayet davası nedir? sorusunun iyice anlaşıldıktan sonra bir yetkili mahkemeye bu işlem için başvurulması uygun olur. Bu mahkemeler genellikle ergin ve kısıtlı kişilerin yerleşim yerlerindeki mahkemelerden oluşur. Görevli mahkeme, Sulh Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmiştir.

Vesayet Altında Bulunan Kişinin İkamet Adresini Değiştirmesi Durumu

Vesayet makamının bilgisi ve izni olmadıkça, vesayet altında bulunan bir kişi ikamet adresini değiştiremez. Bu ikamet adresinin değişmesi ile birlikte yetki, tamamen yeni vesayet dairelerine geçer. Bununla birlikte kısıtlama durumu yeni yerleşim yerinde ilan edilir.

Özellikle de cezaevinde bulunan hükümlü kişinin kısıtlı olması durumunda ikamet yeri cezaevi olarak bilinir. Vesayet davası sırasında yetkili mahkemenin belirlenmesi ile birlikte, hükümlü kişinin mahkemeden önceki son net adresi temel alınır.

Vesayet Davası Ne Kadar Sürer?

Vesayet davası süreci, usul kurallarının ve hukuki sebeplerin kanuna uygun olarak bir dilekçe sunularak dava açılması halinde çok uzun süreçli bir dava değildir. Bu sürece ek olarak belirli durumlar eklendiğinde süre artıp kısalabilir duruma gelir.

Vesayet Davası Ne Kadar Sürer

Vesayet Makamının İzninin Gerektiği Durumlar

Vasi genel olarak kısıtlı kişinin, tüm kişilik haklarını ve mal varlığını korumakla yükümlü kişi olarak bilinir. Ancak kısıtlı kişi adına her türlü işlemi kendi kafasına göre yapması mümkün değildir. Bu durumlarda bazı işlemleri yapabilmek için vesayet makamının, bazı işlemleri de yine yapabilmek için denetim makamının izni gerekmektedir.

Vesayet makamı yani Sulh Mahkemesi’nin iznini gerektirecek durumlar şunlardır;

  • Üç Yılın Üzerinde Taşınmaz Kira Sözleşmesi ve Bir Yılın Üzerinde Ürün Sözleşmesi Yapmak
  • Olağan Bir Yönetim ve İhtiyaçlar Haricinde Taşınırlara İlişkin Alım, Satım, Devir Gibi Benzeri Hukuki İşlemlerde Bulunmak
  • Kısıtlının Bir Sanat Yahut Mesleki Bir Faaliyette Bulunması
  • Kısıtlı Adına Ödünç Vermek Veya Almak
  • Kısıtlı Adına Taşınmaz Alma, Satma, Devir ve Rehin Vermek
  • Yapı İşleri İle İlgili Olağandışı Hukuki Faaliyetlerde Bulunmak
  • Kısıtlının İkamet Adresinin Değiştirilmesi
  • Kısıtlı Adına Hayat Sigortası Yaptırılması
  • Mal Rejimi, Miras Paylaşımı, Mirasın Devri Gibi Sözleşmelerin Yapılması

Gibi işlemler vesayet makamının izninin gerektiği durumlar arasında yer alır.

Kimler Vasi Olamaz?

Kanunda bazı kimselerin vasi olamayacağı hükmü yer yer belirtilir. Buna uygun olarak zaten kısıtlı olan kişiler, kamu hizmetinden yasaklanmış ve men edilmiş kişiler, haysiyetsiz yaşam sürenler, kendisine vasi olarak atanacak kişi ile kısıtlı kişinin düşman olması gibi durumlar vesayet dairesi tarafından belirlenen ve vasi olmaya elverişli olmayan durumlar olarak sayılır.

Vasi Değişikliği

Vasi değişikliği talebi mahkemeden talep edilen bir işlemdir. Kimi durumda mahkeme re’sen bir yeni vasi atarken, kimi durumda ise, talep veya şikayet üzerine vasi değişikliği işlemi yapılabilmektedir.

Tüm dava, dosya ve sorularınız için bizimle İletişime Geçiniz!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu