Senet İptali Davası Nedir?
Senet kelimesi, temelde dayanak anlamına gelmektedir. Hukuki terim olarak halk arasında kullanılan senet kelimesi ise Türk Hukuku’nda kıymetli evrak olarak düzenlenmiş bonolara verilen isimdir. Bonolar, bir borcun varlığını göstermek için düzenlenen senetler olup kanun ile açıkça düzenlenmiş belirli şartları taşıması gereken belgelerdir. Bir senedin taşıması gereken unsurlar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 776. maddesinde düzenlenmiştir.
‘Unsurlar’ başlıklı maddede ‘’Bono veya emre yazılı senet;
a) Senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesini ve senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi,
b) Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini,
c) Vadeyi,
d) Ödeme yerini,
e) Kime veya kimin emrine ödenecek ise onun adını,
f) Düzenlenme tarihini ve yerini,
g) Düzenleyenin imzasını, içerir.’’ şeklinde hüküm tesis edilerek bir bononun geçerli olması için taşıması gereken unsurlar belirlenmiştir.
Bir senet, yukarıda anılan şartları taşımak zorundadır. Şartlardan yalnızca vade ve düzenleme yeri senette bulunmayabilir. Vade kısmı boş bir senet; görüldüğünde ödenecek senetlerden kabul edilir ve alacaklısı tarafından ibraz edildiği tarih, vade tarihi olarak kabul görür. Düzenleme yerinin boş bırakılması hâlinde ise düzenleyenin adının bulunduğu yerdeki adreste düzenlenmiş kabul edilir.
Geçerlilik koşullarını taşıyan gerçek bir senet, bazı hâllerde istem dışı olarak zıyaa uğrayabilmektedir. Senedin başkalarının eline geçmesi, yırtılması, kaybolması gibi durumlarda senedin zayi olduğundan söz edilebilir. Günlük hayatta yaygın olarak kullanılan senetlerin zıyaa olması, pek çok mağduriyete yol açabileceğinden dolayı senet iptali davası düzenlenmiştir.
Senet sahibi kişinin herhangi bir hak kaybına uğramaması, senedin hukuka aykırı şekilde başkaları tarafından kullanılmaması gibi amaçlar ile senet iptali davası ikame edilebilir. TTK’nin 651. maddesinde ‘’Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.’’ hükmü yer almaktadır. Buna göre senedin çalınması veya kaybolması yolu ile üçüncü kişiler eline geçmesi ve bunun neticesinde bu kimselerce senedin borçluya ibraz edilerek ödeme istenmesinin önüne geçmek adına dava açılabilir ve ödeme yasağı talep edilebilir. Ödeme yasağı, ihtiyati tedbir niteliğinde olup borçluyu senetten doğan borcu ödemekten men eder. Borçlu, borcu kabul edip bundan kurtulmak isterse mahkemeden tevdi talebinde bulunabilir. Ödeme yasağı talep edilmezse mahkeme tarafından bu hususta kendiliğinden karar verilemez.
Senet iptal davası, Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev alanına girmektedir. Yetkili mahkemeler ise senedin düzenlendiği yerdeki Asliye Ticaret Mahkemeleri’dir. Ticaret mahkemesi olmayan yerlerde senet iptali davasına Asliye Hukuk Mahkemeleri bakar. Davayı açacak kişi tarafından senedin zıyaa olduğu iddiası dava dilekçesi ile öne sürülmeli ve varsa ödeme yasağı talebi dile getirilmelidir. Bononun zıyaa olduğu iddiası da somut olaya göre mevcut bulunan deliller ile ispat edilmelidir. İlgili dava zaman aşımına tabi olup senedin vade tarihinden itibaren 3 yıllık sürenin geçmesi ile dava açma hakkı zaman aşımına uğrar. Senet iptali davası dilekçe örneği için yazının devamına göz atabilirsiniz.
Senet Hangi Hallerde Zıyaa Uğrar?
Elle tutulabilen varlıklar olan kıymetli evraklar; eşyanın doğası gereği bozulabilir veya kaybolabilir. Hukuk sisteminde bu gibi durumlar öngörülerek senetlerin nasıl ve hangi hâllerde zıyaa olacağı belirlenmiştir. Bir bononun zıyaa olduğundan bahsedilebilmesi için gerçekleşmesi gereken ilk hâl, senedin zilyetliğinin kaybedilmiş olmasıdır. Buna göre çalınan, kaybolan bir senedin iptali talep edilebilecektir. Fakat bir senedin zıyaa olması için muhakkak kaybolması gerekmez. Senedin ıslanması, yanması, deforme olması gibi sebepler ile yapısının bozulması durumunda da senet iptali davası açılarak bu durum mahkeme eli ile tespit ettirilebilir.
Senet İptal Davasını Kimler Açabilir?
TTK’nin 651. maddesinde yer alan hükme göre senedin zıyaa olduğu andaki hak sahibi tarafından Asliye Ticaret Mahkemeleri’nde senet iptal davası açılabilmektedir. Senedin hak sahibi, mutlaka senette yer alan alacaklı kişi olmak zorunda değildir. Hukuka uygun şekilde gerçekleşen ciro işleminin ardından zıyaa tarihinde senedi tahsil cirosu ile devralan tarafından da iptal davası ikame edilebilir. Fakat iptal davasını senedin borçlusu, yani keşideci tarafından açılamaz. Bunun sebebi ise davanın ikame edilmesinde hukuki bir yararın varlığının aranmasıdır. Senet borçlusunun zıyaa iddiası ile senet iptali davası açmasında herhangi bir hukuki fayda bulunmamaktadır.
Senet İptal Davası Dilekçe Örneği
Senet iptal davaları, aşağıda yer alan kaybolan senedin iptali davası dilekçe örneğine benzer bir dilekçe ile ikame edilebilir.
(…) ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE
DAVACI: (Davayı açan senet hamilinin adı, soyadı, kimlik numarası ve açık adresi)
VEKİLİ: (Davacının var ise vekilinin adı, soyadı ve açık adresi)
DAVALI: (Senet borçlusunun adı, soyadı, kimlik numarası ve açık adresi)
VEKİLİ: (Davalının var ise vekilinin adı, soyadı ve açık adresi)
AÇIKLAMALAR:
1- Davacı (…), davalı (…) ile aralarında gerçekleşen (…) ilişkisinin neticesi olarak davalının borçlusu olduğu (…) vade ve (…) keşide tarihli bonoyu teslim almıştır. Anılan bono, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 776. maddesinde yer alan geçerlilik şartlarının tamamını ihtiva eden geçerli bir bonodur.
2- Anılan (…) bedelli bono, (…) sonucu zıyaa olmuş ve davacı (…) tarafından kullanılamamaktadır. Bono borçlusunun borcu, senedi elinde bulunduran kimselere ödemesinin engellenmesi amacıyla ödeme yasağı getirilmesini, TTK’nin 651. maddesi uyarınca senedin zıyaa olduğunun mahkeme tarafından tespiti ile senedin iptaline karar verilmesini saygıyla talep ederiz.
HUKUKİ DAYANAKLAR: TTK, HMK, TMK ve sair her türlü ilgili mevzuat
DELİLLER: Bono sureti, tanık, bilirkişi raporu, keşif ve sair her türlü hukuki delil
NETİCE-İ TALEP: Yukarıda açıklanan ve mahkeme tarafından tespit edilecek nedenlerle:
1- Keşide ve vade tarihi belirtilen senetle ilgili borçlunun ödeme yapmasını engellemek adına ihtiyati tedbir niteliğinde ödeme yasağına karar verilmesini,
2- Anılan bononun zıyaa olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini fazlaya dair her türlü hakkımız saklı kalmak kaydı ile saygıyla talep ederiz.
Senet İptal Davası Kararı ve Sonuçları
Senet iptali davası sırasında mahkeme tarafından deliller toplanır; talep edilmesi hâlinde ve gereksinim olması durumunda tanık beyanları dinlenir, bilirkişi raporu alınır. Bu işlemlerin ardından yargılama, mahkeme tarafından senedin iptal edilmesi veya davanın reddedilmesi kararları ile sona erer. Yargılama sürecinde talep edilmesi hâlinde borçlunun senedi haksız şekilde ele geçirenlere ödeme yapmaması adına ödeme yasağı kararı da verilebilir.
Senedin zıyaa olduğu kanaatine varan mahkeme tarafından senedin iadesine ilişkin ilan yayınlanmasına karar verilir ve bu ilanda senedi elinde bulunduran kimselere iade için süre tanınır. Bu süre içerisinde bulunamayan senet hakkında iptal kararı verilir. Aynı şekilde deforme olma yoluyla zayiliğine kanaat getirilen senetler hakkında da iptal kararı devreye girer. Senedin iptali ile hak sahibi kişi, bu hakkını senetsiz şekilde öne sürmeye hak kazanır.
Senedin iptali, karmaşık ve zorlu bir süreci beraberinde getirebilir. Bu süreçte uzman yardımı almak için Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık Ofisi ile iletişime geçebilirsiniz.