Genel

Muris Muvazaası (Mirastan Mal Kaçırma) Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davası

Muvazaa terimi, yargıtay tarafından sıklıkla ifade edildiği üzere, bir sözleşmenin taraflarının gerçek durumu gizlemek ve sözleşme dışındaki kişileri aldatmak amacıyla, kendi aralarında aslında geçerli olmayan bir konuda anlaşmalarına verilen isimdir. Bu durumda tarafların gerçek iradeleri, ortaya konan anlaşma ile uyumsuz ve yalnızca göstermeliktir.

Halk arasında mirastan mal kaçırma olarak da bilinen muris muvazaası, ülkemizde sıklıkla miras paylaşımı süreçlerinde karşı karşıya kalınan bir durumdur. Böyle bir durumla karşı karşıya kalmış iseniz, muris muvazaası yani halk arasındaki tabirle mirastan mal kaçırma davası açmak suretiyle sizden kaçırılmış ve almanız engellenmiş miras hakkınızı talep edebilirsiniz.

Danışmanlık hizmeti almak için hemen avukata sor sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Muris Muvazaası (Mirastan Mal Kaçırma) Nedir?

Muris muvazaası veya mirastan mal kaçırma; miras bırakan kimsenin mirasçılarından birini, birkaçını veya tamamını mirastan mahrum bırakmak amacı ile mirasçıları veya üçüncü kişiler ile yaptığı karşılıksız kazandırma işlemlerinin kağıt üstünde satış veya ömür boyu bakma sözleşmesi gibi gösterilmesi suretiyle devredilmesidir.

Böylesi işlemlerin miras bırakan tarafından yapılmasındaki temel amaç, mirasından pay sahibi olmasını istemediği mirasçılarını bu haktan mahrum bırakmaktır. Bir nevi miras bırakan tarafından mirasın, bağışlamak istediği kişilere, bu bağışlama işlemini satış veya ömür boyu bakma sözleşmesiymiş gibi göstererek paylaşımının kendi eliyle yapılmasıdır.

Fakat böylesi durumlarda hukuki işlemin özündeki iradenin bağışlama olması sebebiyle farklı surette gösterilerek yapılan devir işlemleri irade eksikliği ve şekil şartlarına uymaması nedeniyle geçersiz sayılır.

Mirastan Mal Kaçırma Nasıl Tespit Edilir?

  • Muris muvazaasının tespitinin nasıl yapılacağı hususunda ise yol gösterici hukuki kaynak, yargıtay kararlarıdır. Konu ile alakalı yıllar içerisinde istikrarlı hale gelen yargıtay kararları, mirastan mal kaçırmanın nasıl tespit edileceği hususunda belirli yollar ortaya koyar. Böylesi işlemlerin tespitinde kullanılan ölçütler ise genel itibari ile şu şekildedir:

Kağıt üzerinde gösterilen satış bedeli ile taşınmazın gerçek değeri arasında kayda değer bir farkın bulunduğunun görülmesi: 

  • Miras bırakanın mal kaçırdığı iddiasına konu devir işlemi incelendiğinde, kaçırılan malın gerçek değeri ile gerçekleştirilen devir işleminin değeri arasında makul olmayan bir farkın görülmesi halinde ilgili işlemin muvazaalı olduğu; satış amacı gütmediği, bağışlama amaçlı yapıldığı ve bu nedenlerle iptalinin istenebileceği görülür.

Muvazaalı işleme konu olayın gerçekleştiği iddia edilen bölgenin gelenekleri: 

  • Geniş bir coğrafyaya yayılan ülkemizin pek çok bölgesinde farklı kültürler yaşamakta, bu kültürlerin etkisi ise hukuki işlemlerin üzerinde de hissedilmektedir. Mirastan mal kaçırıldığı iddiası gündeme geldiğinde bunun tespit yollarından birisi de olayın gerçekleştiği yörenin geleneklerinin öğrenilmesidir.

    Kız çocuklarının miras bırakan tarafından mirastan pay almasının istenmemesi nedeniyle, ailesinin isteği        dışında evlilik yapan çocuğun mirastan pay almasına karşı olunması nedeni ile bazı bölgelerde muvazaalı      işlemler ile mirastan mal kaçırıldığı tespit edilmektedir.

Miras bırakan ile mirasçısı arasındaki aile ilişkileri:

  •  Mirastan mahrum bırakılan mirasçının en küçük evlat olması, mirasçının farklı evliliğinden veya evlilik dışı olma evladı olması, miras bırakanın sevmediği bir akrabası olması gibi etkenlerin de araştırılması mirastan mal kaçırıldığının tespitinde başvurulan yollardandır.

Miras bırakanın ekonomik durumunun devir işlemine sebebiyet vermeyecek durumda olması: 

  • Devir işleminin gerçekleştiğinde miras bırakanın böylesi bir devri gerçekleştirmesinde herhangi bir maddi yararının olmayacağının tespit edilmesi de muris muvazaasının varlığına delalet etmektedir.

Murisin akıl sağlığının yerinde olmaması veya psikolojik problemler yaşıyor olması: 

  • Devir işlemi sırasında murisin akıl sağlığının yerinde olmamasına veya sağlıklı tercihler yapmasına engel psikolojik problemler yaşıyor olmasına rağmen bir şekilde devir işleminin gerçekleştirilmiş olması irade sakatlığı, haksız menfaat elde etme gibi sebeplerle işlemin muvazaalı olduğunun tespitine neden olur.

Paylaşım esnasında terekede ilgili devir işlemine ilişkin paranın görülmemesi:

  •  Kağıt üstünde belirli bir bedel üzerinden devir işleminin gösterilmesinin ardından terekenin paylaştırılması aşamasında bu bedelin hiçbir şekilde bulunanaması da işlemin miras kaçırmaya yönelik olduğunu gösterir.

Tanık anlatımları: 

  • Tüm diğer tespit yollarına destek olan ve ayrıca bağımsız bir tespit yolu olarak da gösterilebilir. İddia ettiğiniz hukuka aykırı ilişkinin varlığı, devir işlemindeki irade sakatlığı, mal kaçırmaya sebebiyet verecek geleneklerin veya aile ilişkilerinin varlığı, murisin psikolojik sıkıntılarının var olduğu gibi sebepleri olaya hakim olduğu düşünülebilecek tanıklarınızın dinletilmesi yolu ile de tespit ettirebilirsiniz.

Mirastan mal kaçırma davası görülürken, miras bırakanın devir işlemiyle asıl amacının bağışlama olduğu, devir alanın aslında böyle bir devir işlemini karşılayacak maddi gücünün olmadığı, miras bırakanın ilgili devir işlemini gerçekleştirmesine sebebiyet verecek hiçbir olgunun var olmaması, bölgesel etkenler, ailevi ilişkiler, sağlık problemleri, miras bırakanın devir işlemini gerçekleştirdiği kişiye mecbur bir şekilde yaşıyor olması gibi sebeplerle muris muvazaası tespit edilebilir.

Mirastan Mal Kaçırma Nasıl Tespit Edilir?

Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davası

Yukarıda anlattığımız muvazaanın tespitine işaret eden nedenler var ise, mirasçı olarak veya terekenin temsilcisi vasıtası ile mirastan mal kaçırma davası açabilirisiniz. Muris tarafından mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapılan, güdülen gerçek niyetin bağışlama olmasına rağmen satış olarak gösterilen işlemler hukuken geçersiz sayılır.

Muvazaalı bir tapu devir işlemi durumunda, muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açmak suretiyle, ilgili kişiler tapu iptali ve yasal paylarına uygun olarak tapunun tescilini talep edebilirler. Mirastan mal kaçırma davası zaman aşımı söz konusu olmayan bir davadır.

İlgili davayı, miras bırakanın ölümünden sonra dilediğiniz zaman açabilirsiniz. İlgili davayı açarken herhangi bir zaman aşımı veya hak düşürücü süreye dikkat etmeniz gerekmez.

Muvazaalı işlem nedeniyle tapu iptali ve tescil davası genel hatları itibari ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 01.04.1974 tarihli İçtihatların Birleştirilmesi kararında: “Özellikle küçük kırsal bölgelerde kız çocuklarını mirastan mahrum etmek amacıyla muris erkek çocuğu ile anlaşarak gerçekte bağışlamak istediği malvarlığını, kötü niyetle satış göstermek suretiyle devir işlemi gerçekleştirmektedir.

Bunun yanında eşin ölümü veya boşanma sebebiyle yeniden evlenen erkek, önceki eşinden olma çocuklarını sonraki eşin etkisiyle mirastan mahrum etmek amacıyla sonraki çocuklara gerçekte bağışlamak istediği malvarlığını satış göstermek suretiyle onlara intikal ettirmektedir. Bu türlü muvazaalı tasarruflar karşısında gerek kız çocuklarını erkek çocuklarla eşit miras hakkına kavuşturmak ve gerekse murisin çocukları arasında eşitliği sağlamak amacıyla muvazaa hukuksal nedenine dayanarak dava açabilme hakkına sahiptirler… ’’ şeklinde açıklanmıştır.

Kanunen kendi payınıza düşmesi gereken mirasın böylesi bir muvazaalı işlem sonucu başka bir kimseye kaçırıldığını iddia ediyorsanız aklınıza mirastan mal kaçırma davası nasıl açılır sorusu geliyor olabilir. Muris muvazaası davası olarak da anılan bu davayı; muvazaalı işlem ile devredilen taşınmazın bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemelerine verilecek olan, iddia edilen olayın nasıl gerçekleştiğini, nasıl tespit edilebileceğini, varsa tanıklarınız olduğunu beyan eden; davanızın hukuki temelini gösterir ve bir dava dilekçesini sunarak açabilirsiniz. Dava dilekçesi ile birlikte gerekli harç ve bedelleri yatırmanız gerekir.

Peki mirastan mal kaçırma davası ne kadar sürer? Muris muvazaası davası özelinde halktaki genel kanı ise çok uzun sürdüğüdür. Fakat ilgili dava ortalama olarak 2 yıl kadar sürede sonuçlanmaktadır. Bu süre davacı taraf olarak sizin sürece ne kadar etkin hazırlandığınız, alıyorsanız aldığınız hukuki desteğin ve avukatınızın niteliği, muvazaalı işlemin mahiyeti ve ispatının kolay olması gibi sebeplerin birleşmesi ile 1 yıla kadar düşebilir.

En başından itibaren süreci titizlikle ve ustalıkla yönetmek sürenin kısalmasında temel faktördür. Dava sürecini etkileyen faktörlerden biri de mirastan mal kaçırma davası ne zaman açılır sorusunun cevabında gizlidir. Herhangi bir zaman aşımı süresi olmasa da dava sürecini bir an önce başlatmanız, arşivde karışıklık olmaması, delillerin yok edilmemesi, bilirkişi incelemesinin ve keşif sürecinin daha verimli ve daha hızlı tamamlanması gibi olumlu sonuçlar doğuracaktır.

Mirastan Mal Kaçırma Davasını Kim Açabilir?

Muris muvazaası davası miras bırakanın muvazaalı işlemi ile mirası kaçıran kimselere karşı açılır. Devralan kişi dava tarihi itibariyle ölmüş ise onun mirasçılarına, ilgili taşınmazı muvazaalı olarak devralan kişi de devrettiyse kötü niyetli olarak devralan üçüncü kişilere karşı açılabilir.

Mirasçıların her biri saklı pay sahibi olup olmamasına bakılmaksızın ilgili davayı ikame edebilir. Bu davayı aynı zamanda tereke temsilcisi de açabilmektedir. Mirastan feragat, mirasın reddi veya mirastan çıkartılma gibi bir durumun varlığı söz konusu değilse mirasçı sıfatı taşıyan herkes bu davayı açabilecektir.

Mirastan Mal Kaçırma Davasını Kim Açabilir?

Mirastan Mal Kaçırma Davasında İspat Yükü

Muris muvazaası davalarında ispat yükü, genel ispat kuralı itibariyle muvazaalı işlemin varlığını iddia eden tarafa yüklenmiştir. Yani mirastan mal kaçırıldığını iddia eden tarafsanız, iddianızı ispat edecek her türlü bilgi, belge ve delilleri sunarak bu iddianızı ispat etmeniz gerekmektedir. Malı kaçırdığı iddia edilen tarafa malı kaçırmadığına ilişkin ispat yükü yüklenmesi genel ispat kurallarına aykırıdır.

Mal kaçırıldığını ispat etmek için mahkemeye tanıklarınızı sunabilir, muvazaalı işlemin hangi gerekçeyle gerçekleşmiş olabileceğini mahkemeye beyan ederek araştırılmasını isteyebilir, ispat yönünde kullanılabilecek bilgi ve belgeleri mahkemeye sunabilirsiniz.

Mirastan Mal Kaçırma Davasının Sonuçları

Muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescili davasında talebin muvazaalı işlem ile devri gerçekleştirilmek suretiyle mirastan kaçırılan mala ilişkin işlemin iptali ile tapuya mirasta hak sahiplerinin tescilinin gerçekleştirilmesi olduğu hususu belirtilmiştir.

Bu noktada dava süreci, murisin gerçek iradesinin araştırılması ile sürecek ve murisin ilgili devir işlemini gerçekleştirmesindeki asıl amacın bağışlama ve mirastan mal kaçırma olduğunun anlaşılması ile davanın kabulüne karar verilecektir.

Murisin taşınmaz devrindeki iradesinin bağışlama olmadığı, mirastan mal kaçırmayı hedeflemediği kanısına mahkeme tarafından varılırsa dava reddedilir. Reddedilen bir mirastan mal kaçırma davası herhangi bir yenilik doğurmaz. Eski tapu sahipleri, ilgili malın sahibi olmaya devam ederler. Davacı taraf herhangi bir kazanım sağlayamaz.

Muris muvazaasının ispatı ile dava kabul edilmiş ise, tapudaki muvazaalı devir işlemi iptal edilir ve mahkeme kararı ile davacı mirasçı, mirastaki payı kadar oranda tapuya tescil ettirilir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, bu iptal ve tescil işleminin yalnızca davacı mirasçılar adına gerçekleştirileceğidir. Aynı oranda pay sahibi olsanız dahi mirastan mal kaçırma davasına taraf olmamayı tercih ettiyseniz davayı kazanan diğer mirasçılarla birlikte tapuda tescil isteyemezsiniz.

Davanın sonuçlarıyla ilgili akla gelen bir diğer soru ise mirastan mal kaçırmanın cezası nedir olur. Miras bırakan öldükten sonra bu dava açılabileceği için mal kaçıran miras bırakanın herhangi bir ceza alması doğal olarak mümkün değildir. Muvazaalı devir işlemi ile taşınmazı devralan kişi de hapis veya para cezası ile cezalandırılmaz.

Türk Hukuku’nda ‘kanunsuz suç ve ceza olmaz’ ilkesi hakimdir. Muvazaalı işlem yaptığı tespit edilen tarafın katlanacağı zarar, ilgili tapunun iptal edilmesi ile doğacak zararlardır. Muvazaayı bilerek ve buna rağmen isteyerek devir işlemini gerçekleştiren taraf, mirastan mal kaçırma cezası olarak bu işlemin tespiti ile tapunun iptal edilmesinin sonuçlarına katlanmak zorundadır.

Siz de mirastan mal kaçırma durumunda tapu iptal ve tescil davaları konusunda sorularınızın yanıtlarını ve dava sürecinde her türlü hukuki danışmanlık ve avukatlık ihtiyacınızı alanında uzman kadrosu ile hizmet veren Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık Ofisi’nden alabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu