Genel

İşverenin İşçiye Hakaret Etmesi Suçu

Çalışma hayatında işçi işveren ilişkisi, işin huzuru ve verimliliği açısından çok önemlidir. Bazı durumlarda işçi ile işverenin arasındaki ilişkinin işçi açısından çekilmez hale gelmesi mümkündür.

Buna rağmen uygulamada sıkça rastlandığı üzere işçiler, başka iş bulamama korkusundan veya hukuki yollara ait bilgi eksikliğinden dolayı işveren ile arasındaki ilişki ne kadar kötü duruma gelirse gelsin işe devam etmeyi tercih etmektedirler. İşverenin işçiye hakaret etmesi de iş ilişkisini çekilmez kılan durumlardan biridir.

Danışmanlık hizmeti almak için hemen avukata sor sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

İşverenin İşçiye Hakaret Etmesi Suçu Nedir?

İşverenin işçiye hakaret etmesinin uygulamada olan Türk Hukuku’nda iki türlü sonucu vardır. İşçisine hakaret eden işverenin karşı karşıya kalacağı hukuki sonuçlardan ilki, TCK’da düzenlenen hakaret suçudur. Hakaret suçu Türk Ceza Kanunu’nun 105. maddesi ile düzenlenmiş olan ve cezası üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası olan bir suçtur. Hakaret suçunun alenen, topluluk önünde işlenmesi halinde verilecek ceza 1 / 6 oranında artırılır. İkinci sonuç ise hakaret eden işverenin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24. madde hükümlerine katlanmak zorunda olmasıdır.

İş Kanunu; sosyal ve ekonomik anlamda işverenden daha zayıf olduğu ve hayatını geçindirebilmesi için bir işverenin yanında çalışmak zorunda olan işçiyi koruyan pek çok düzenleme getirmiştir. İşçi işveren ilişkilerindeki dengesizlik, kanunun işçiyi koruyan düzenlemeleri ile aşılmaya çalışılmıştır. Fakat sosyal hayatın gerçekleri ve geçim sıkıntıları, işçilerin haklarını aramalarına engel olabilir.

İş Kanunu’nun 24. maddesinde işçinin iş sözleşmesini haklı olarak fesh edebileceği sebepler sayılmıştır. Haklı şekilde iş sözleşmesini kendisi fesheden işçi, bütün tazminat ve ücret alacaklarına hak kazanacaktır. İlgili maddenin ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri başlıklı fıkrasının “İşverenin işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söylemesi, davranışlarda bulunması veya işçiye cinsel tacizde bulunması durumunda, İşverenin işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunması veya gözdağı vermesi, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirmesi, kışkırtması, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlemesi yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnat veya ithamlarda bulunması durumunda…’’ kısımlarında görüleceği üzere işverenin işçiye veya işçinin ailesine hakaret etmesi durumunda işçi haklı nedenle iş sözleşmesini fesh edebilecektir.

İşverenin hakareti karşısında yapılacak haklı fesihe bildirimsiz fesih veya derhal fesih gibi isimler de verilmektedir. Bunun sebebi ise ilgili kanun maddesi uyarınca yapılacak fesihlerin hiçbir uyarıyı, hiçbir bildirim süresine uyulmayı veya ihtar çekilmesini gerektirmemesidir. Yani işvereni tarafından hakarete uğramış bir işçiyseniz, anında iş sözleşmesini fesh edebilirsiniz. İş sözleşmesinin feshiyle birlikte kıdem tazminati gibi her türlü alacağınızı da açacağınız dava yoluyla tahsil edebilirsiniz.

İş Sözleşmesini Fesh Etmek için İspat Zorunluluğu

İşçilik alacaklarına ilişkin davalarda sözleşmeyi kimin fesh ettiğinin belirlenmesi, ispat yükünün de hangi tarafa yükleneceğinin anlaşılması açısından önem taşır. İşçi olarak işverenin size hakaret etmesi sonucu iş sözleşmenizi haklı nedene dayanarak fesh etmiş iseniz, bu haksız fiilin ispatını da hukuka uygun yollarla siz yapmalısınız. Yani işçinin haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini fesh ettiği iddiasının ispat zorunluluğu yine işçinin kendisine aittir. Hakaret eden işverenin hakaret etmediğini ispat etmeye zorlanması hukuka aykırı olacaktır.

İşverenin işçiye hakaret etmesi halinde ispat zorunluluğunun karşılanabilmesi için en çok kullanılan ispat yöntemlerinden biri tanık anlatımlarıdır. İş yerlerinde ses ve görüntüyü aynı anda kaydeden kameralar yaygın olarak kullanılmaz. Güvenlik kameraları ise çoğunlukla sadece görüntü kaydı yapar. Aynı anda sizinle birlikte çalışan veya iş yerinde bulunan kimselerin mahkemede lehinize tanıklık yapması ve hakaret eyleminin gerçekleştiğini bildirmesi, mahkeme tarafından yeterli delil olarak sayılır.

Hakaret eyleminin işverenin ofisinde gerçekleşmesi halinde ise hukuka aykırılık teşkil etmeyecek şekilde, gizli olmadan ses ve görüntü kaydı alarak olaya dair delil oluşturabilirsiniz. İşveren, size karşı işlediği hakaret fiilini yazılı herhangi bir vasıta ile işlemiş ise buna dair ekran görüntülerini mutlaka saklamalı ve dava dilekçeniz ile birlikte mahkemeye sunmalısınız.

Fesih bildiriminizde hakaret nedeni ile haklı fesih sebebine dayandığınızı, hakaretin hangi şekilde ve ne söylenerek edildiği, hakaretin ne zaman ve nerede edildiği gibi hususları bildirmeniz yargılama sürecinde lehinize olacaktır. Yargılama sürecinde hakaret fiilinin ispatı amacıyla yemin deliline de dayanabilirsiniz.

İş Sözleşmesini Fesh Etmek için İspat Zorunluluğu

İş Sözleşmesinin Feshi ve Kıdem Tazminatı Alma Süreci Nasıl İlerler?

İşveren tarafından hakarete uğrayan işçi, iş sözleşmesini sözleşmenin bitiş tarihini beklemeksizin, bildirimsiz şekilde fesh edebilir. Haklı sebebe dayanan bu derhal fesih yolunda, işçinin fesih iradesini ortaya koymaktan başka yapacağı herhangi bir işlem bulunmaz. Bu fesihin yazılı olarak bir dilekçe ile, noterlik vasıtası ile veya bir mesaj yoluyla yapılması yeterlidir. Fesih bildiriminizde hangi fesih nedenine dayandığınız yazılmalıdır. Hakarete dayalı haklı fesihlerde hakaretin nasıl edildiği, ne zaman ve nerede edildiği gibi hususlar da fesih bildirimine yazılmalıdır.

Bu hususta dikkat edilmesi gereken nokta, İş Kanunu’nun 26. maddesinde düzenlenen fesih süresine uymanızdır. İlgili kanunun 26. maddesi ‘’…ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi… için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.” hükmünü içerir. Hakaret olayının gerçekleştiği andan itibaren 6 günlük süre içerisinde iş sözleşmesini haklı nedene dayanarak fesh etmeniz gerekir.

Eğer ki işçi olarak sözleşmeyi fesh etmemekte maddi bir çıkarınız var ise, maddi anlamda hakaret eylemiyle birlikte iş sözleşmesini fesh etmemeye zorlanıyorsanız bu süre 1 yıldır. Fesihle ilgili Yargıtay uygulaması şu şekildedir:

  • Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 24.05.2011 tarihli 2011/10510 E. ve 2011/1206 K. sayılı ilamı; ‘’…Fesih bildirimi bir yenilik doğuran hak niteliğini taşıdığından ve karşı tarafın hukuki alanını etkilediğinden açık ve belirgin biçimde yapılmalıdır. Yine aynı nedenle kural olarak şarta bağlı fesih bildirimi geçerli değildir. Fesih bildiriminde “fesih” sözcüğünün bulunması gerekmez. Fesih iradesini ortaya koyan ifadelerle eylemli olarak işe devam etmeme hali birleşirse bunun fesih anlamına geldiği kabul edilmelidir…’’

İş sözleşmesini haklı olarak fesh etmenizle birlikte, işverenin size karşı işlediği hakaret fiilinin iki türlü hukuki sonucunun doğması için işlem yapabilirsiniz. Bunlardan ilki, cumhuriyet başsavcılıkları vasıtası ile işveren hakkında suç duyurusunda bulunmaktır. Suç duyurusunda bulunmanız ile birlikte savcılık tarafından soruşturma dosyası açılacak, işverenin hakaret ettiğine dair şüphenin oluşması ile birlikte ceza davası açılacaktır. Ceza davasını kazanmanız halinde kararın kesinleşmesi ile birlikte işittiğiniz hakaretten dolayı manevi tazminat davası da açabilmeniz mümkündür. İşverenin işçiye hakaret etmesi yargıtay kararı örneklerine baktığımızda, bu hakaretin mutlaka TCK kapsamında suç teşkil etmesi gerekmemektedir.

  • Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 01.12.2009 tarihli 2008/11819 E. ve 2009/32509 K. sayılı ilamı; ‘’…Şeref ve namusa dokunacak söz ve davranışlar fiilin işveren veya işveren vekili tarafından gerçekleştirilmiş olması fark doğurmaz. Bu eylemlerin Türk Ceza Kanununa göre suç teşkil etmesi de şart değildir…’’ hükmünü içerir.

İkincisi ise iş mahkemelerinde işveren aleyhine açacağınız, kıdem tazminatı ve diğer alacaklarınızı talep edeceğiniz davadır. İşçi – işveren ilişkilerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda görevli mahkemeler iş mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise işin yapıldığı yerdeki veya işveren gerçek veya tüzel kişinin yerleşim yerindeki iş mahkemeleridir. Görevli ve yetkili mahkemeyi tespit etmenizle birlikte bir dava dilekçesi hazırlamanız gerekecektir. Bu davanın sonucunda fazla mesai ücreti, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti gibi işçilik alacaklarınızı talep edebilirsiniz. Haklı sebebe dayanan fesihten sonra ihbar tazminatı talep edilemez. Bunun sebebi ise haklı fesihin derhal fesih mahiyetinde olması ve uyulması gereken herhangi bir ihbar süresinin kalmamış olmasıdır. Mahkeme tarafından davanızın kabulü ile birlikte ihbar tazminatı hariç her türlü işçilik alacağınızı ve tazminatınızı alabilirsiniz.

Danışmanlık hizmeti almak için hemen avukata sor sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Hakarete Uğrayan İşçi Ne Yapmalı?

İşvereniniz tarafından hakarete uğradıysanız yapmanız gerekenler şu şekildedir:

  • Hakarete ilişkin toplayabildiğiniz tüm delilleri ilk etapta toplamalısınız.
  • Olaya ilişkin mahkemede lehinize tanıklık edebilecek kimseler ile irtibatınızı kopartmamalısınız.
  • Olayın ardından fesih süreleri içerisinde, hangi nedenlere dayandığınızı bildirmek suretiyle iş sözleşmenizi fesh etmelisiniz.
  • Fesih bildiriminiz ile birlikte hukuki yollara başvurmanız mümkün olacaktır. İşverenin ceza mahkemelerinde yargılanarak TCK’nın ilgili maddesi uyarınca cezalandırılması için cumhuriyet başsavcılıklarından suç duyurusunda bulunabilirsiniz. İşçilik alacaklarınız ve tazminat alacağınız için İş Mahkemeleri’nde açacağınız dava ile yargılama sürecini başlatmalısınız.

Siz de iş hukuku ile ilgili aklınıza takılan sorular ve dava süreçlerinizle ilgili Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık’tan destek alabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu