İdare Hukuku
Anayasanın temel hukuk dalları arasında yer alan idare hukuku kamu yararı için ilişkilerin düzenlenmesini sağlıyor. İdarelerin tarafından gerçekleştirilen tüm işlemleri idare hukukun ilgi alnına giriyor.
İdareler tarafından verilen kararlarda aykırılık olması halinde kişilerce dava açabilirler. İdari işlemlerinden kaynaklanan aykırılıkların giderilmesi yetkili mercilere başvurularak dava açılması oldukça önemlidir.
Kamu hukuku dalları arasında yer alan idare hukukun konusunu yapılan idare işlemden zarar gören kişilerin açtığı davaları içeriyor. Ayrıca yapılan eylemler sonucunda idare hukuku konusunda tecrübeli avukatlardan yardım alınabilir.
İdare Avukatı Ne İş Yapar?
Bireylerin devlet ve devlet kurumlarıyla ilgili ortaya çıkan ihtilaflarda kişilerin hak ve hürriyetlerini koruma altına alan kişilere idare avukatı denilir. İdareler tarafından verilen kararlar kişilerin aleyhine aykırı durumlar ortaya çıkarabiliyor.
İdarenin tesis ettiği işlemlerden dolayı ortaya çıkan maddi ve manevi zararlar için tazminat davası da açılabiliyor. Kamu idare hukukundan kaynaklanan tüm işlem ve anlaşmazlıkların neden olduğu idari davaların yürütülmesi için idare avukatına ihtiyaç duyulur. İdare avukatlarının ilgili hukuk alanına hakim olması oldukça önem taşıyor.
İdare Avukatı Nasıl Seçilir?
İdare hukuk avukatların ilgili hukuk alanında deneyim sahibi olması daha çok kişi tarafından tercih edilmesini sağlıyor. Başarılı idare hukuk avukatları sayesinde idari davalar daha hızlı bir şekilde çözüme kavuşuyor. Avukatlar deneyim ve bilgilerini kullanarak dava konusunda pratik çözümler sunuyor.
İdare hukuk avukatları idare hukuku ile ilgili birçok hukuk disiplinleri konularında kişilere yardımcı oluyor. Kamu ihale hukuku, memur disiplin hukuku ve idari yaptırımlar ile ilgili birçok hukuk alanı idare hukuku içinde yer alıyor. İdare hukuk avukatları kamu hukukun yer aldığı birçok konu kişileri hukuki yardımda bulunuyor.
İdari Dava Nedir?
Devlet kurumların kamu hukukuna dayanarak tesis ettiği tek taraflı işlemlerin iptal edilmesi için açılan davalara idari dava denilir. Kamu kurumları tarafından verilen işlemlerden dolayı açılan iptal davalar tam yargı davalar olarak da biliniyor.
İdari davalarında görüldüğü İdare Mahkemeleri yerindelik yönünden denetim yapmaz. İdare davalarında bireylerin avukat tutma zorunluğu bulunduğu için kendisi dava açarak yürütebilirler. Şirketler ise yetkili kişiler tarafından idari dava açma durumları bulunuyor.
İdari Dava Türleri
İdare Hukuku alanına giren idari dava türleri üçe ayrılıyor. İptal davası, tam yargı davası ve idari sözleşmelerden kaynaklanan davalar idari davalar olarak biliniyor.
İdari Yargılama Usul Kanunu yani İYUK’un 2. mad. gereğince idari işlemler şekil, yetki, sebep, konu ve amaç gibi durumlarda hukuka aykırı olması halinde iptal davası açılabiliyor.
Kamu kurumu tarafından tesis edilen işlemler eğer kişisel hakları ihlal ediyorsa bu durumda tam yargı davası açılır. Tahkim yolu öngörülen imtiyaz ve sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar dışında kamu hizmetlerin yürütülmesi için yapılan sözleşmelerde taraflar arasında meydana gelen uyuşmazlıklarda ise idari sözleşme davaları açılır.
İdare Hukukunun Temel Özellikleri
İdare Hukuk gen bir hukuk dalı olup 1789 Fransız devrimi ile ortaya çıkmıştır. İçtihatlara dayanan bir hukuk dalı olan idare hukuku kamu yararına çalışıyor. Kamu yararı düşüncesi ile hareket ettiği için içerdiği konular genel kapsam konular oluyor.
Kamu kurumları tarafından verilen kararlar sonucu oluşan uyuşmazlıklar alanında idare hukuku kendine bir alan buluyor. İdare hukuku alanında meydana uyuşmazlıklar idari yargı mahkemelerde çözüme kavuşuyor. Kaynağına anayasadan alan idare hukuku hak ve hürriyetlerin güvence altına alınmasında oldukça etkili oluyor.
İdari Dava Açma Süresi Ne Kadardır?
İdari dava nedir ve idari dava süreci nasıl işler hakkında bireyler tarafından sık sık sorular sorulabiliyor. Kamu kurumları tarafından tesis edilen işlemin kişiye yazılı olarak bildirimi yapıldıktan sonra 60 gün için idare mahkemelerinde dava yoluna gidilebilir.
Vergi mahkemelerinde ise bu süre 30 gün olarak belirlenmiştir. Bu süreler dışında özel kanunlarla düzenlenen durumlarda dava açma süreleri varsa o süre baz alınır.
Dava açma süreleri hak düşürücü süreler olarak bilindiği için bu süre içinde dava açılmaması halinde dava açma hakkı son bulur. Eğer bu süre dışı dava açılması halinde yetkili mahkeme tarafından açılan dava süresinin geçilmesi nedeniyle ret olunur.
Bu durumda kişi davayı da kaybetmiş olur. İdari davaların sonuçlanma süreleri mahkemelerin yoğunluk durumlarına göre ortalama 1 yıl içinde sonuçlanıyor.
İdari Davalar Hangi Mahkemede Ve Nerede Açılır?
İdari davaların açıldığı yetkili mahkeme idare mahkemesi, vergi mahkemesi yada Danıştay oluyor. İdare mahkemeler göreve kuralları gereği genel yetkili mahkemeler olarak biliniyor. İdare Hukukunda yer alan Bölge İdare Mahkemesinin ilk derece mahkemesi olarak dava bulunmuyor.
İdari davalar ve yetkili mahkemeler oldukça önemli olup bunlar hakkında kişilerin bilgi sahip olması önemlidir. İdari davası açmadan dava konusunun tespit edilmesi gerekiyor.
Dava konusunun işlemden ya da eylemden kaynaklandığı tespit edildikten sonra alanında uzman bir idare avukattan destek alınarak süreç takip edilebilir.
İdari Yargıda Görülen Davalar Nelerdir?
İdari yargı, kamu idareleri tarafından verilen işlem ve eylemlerin hukuka denetimi ile sınırlı bir alandır. İdari yargı alanında yer alan dava türleri iptal davalar, tam yargı davaları ve idari sözleşmelerden kaynaklanan davalar olarak biliniyor.
İdare mahkemeler idari davalarıyla ilgili yerindelik denetiminde bulunmazlar. Ayrıca Cumhurbaşkanı tarafından verilen doğrudan işlemler ise idari yardı denetiminde tabi değildir. İdari yargıda yazılı yargılama usulüne göre yapıldığı için incelemeler evrak üzerinden yapılıyor. Kanunda yer alan bazı şartlara göre idari davalar duruşmalı olarak yapılabilir.
İdare Avukatlarının Açtığı Tam Yargı Davası
İdare avukatları tarafından açılan tam yargı davalarında iptal davalarında olduğu gibi genel ehliyet yanı sıra özel ehliyet durumu da aranıyor.
Kamu kurumları tarafından verilen kararların işlem ve eylemlerden dolayı eğer kişisel haklar ihlal ediliyorsa tam yargı davası açılabilir. Tam yargı davalarında kişisel bir hakkın ihlal edildiğinin mevcut olması gerekiyor.
Tam yargı davalarında görevli mahkeme idare mahkemesidir. İdari Yargılama Usul Kanunu’n 13 mad. gereğince idari eylemden kaynaklanan ihlaller için tam yargı davası açmadan önce eylemin yazılı olarak bildirilmesi veya öğrenilmesi halinde 1 yıl içinde ilgili idareye başvurabilirler.
Vergi Hukukunun Unsurları Ve İdari Davalar
Vergi hukuku, kamunun mali faaliyetlerini hukuki açıdan inceleyen bir hukuk dalıdır. İdare hukuku ise idarenin kuruluş, eylem ve işlemlerine uygulanan hukuk alanı olarak tanımlanıyor. İki hukuk alanına giren davalar ve idari işler anayasa ile hükme bağlanmıştır.
Kamu yararı için yapılan işlemlerin veya vergi işlerin hukuka aykırı olması halinde yetkili mercilere başvurularak dava açılabilir. İdari merciler tarafından verilen kusurlu durumlar için eylemlerin iptali, tam yargı davaları, vergi cezaların iptali için dava açılması söz konusu olur. İdare ve vergi hukuku alanında deneyimli ve tecrübeli avukatlar sayesinde dava süreçleri daha kısa olur.
İdare Ve Vergi Hukuku Alanına Hangi Davalar Girer?
İdare ile tüzel ve gerçek kişiler arasında meydana gelen uyuşmazlıkların çözümü, gelir vergisi, tahakkuk ve tahsilat işlemleri, kesilen cezalar gibi durumlar için dava yoluna gidilebilir. İdare ve vergi hukuku alanına giren birçok dava türü bulunuyor.
İptal, tam yargı, idari sözleşmelerden kaynaklanan davalar, kentsel dönüşüm iptal davaları, memur ve öğrenci davaları, kamulaştırma davaları ve kamu ihaleleri davaları örnek olarak gösterilebilir.
Vergi ve idare hukuku kapsamında yer alan davalar için idari başvuru ve itirazların yapılması gerekir. Vergi davaları dışında bulunan bazı uyuşmazlıkların çözümü için arabuluculara da başvurulabilir.
İdare Hukukunun Özellikleri Nelerdir?
Kamu hukuk dalları arasında yer alan idare hukuku genç ve dinamik bir hukuk dalı olarak biliniyor. Özerk bir yapıya sahip bu hukuk dalı tedvin edilmemiş bir hukuk türüdür.
Derlenmemiş bir hukuk alanı olduğu için dağınık bir halde bulunuyor. Milli bir hukuk türü olan idare hukuku içtihadi bir özelliğe sahiptir.
Eşitsizlik ilkesi üzerine inşa edilen idare hukuku anayasa hukukun somutlamış hali olarak bilinir. İdare hukukunda yer alan işlemler tek taraflı ve statü hukuku alanına girer. Devlet bünyesinde yer alan tüm kamu kurum ve kuruluşların uyguladığı işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri idari yargı oluyor.
İdare Hukuku İlkeleri Nelerdir?
İdare hukukun temel ilkeleri cumhuriyetçilik ilkesi, sosyal devlet ilkesi, hukuk devlet ilkesi, laik ilkesi, üniter devlet ilkesi, insan haklarına saygılı devlet ilkesi, demokratik devlet ilkesi ve Atatürk milliyetçiliğine bağlı devlet ilkesi şeklinde sıralanıyor.
İdare hukuk alanına giren kamu kurumları anayasa, mevzuat ve kanunlara göre görev, sorumluluk ve yetkileri doğrultusunda idari işlemler tesis ederler. İdari işlem ve eylemler sonucunda meydana gelen uyuşmazlıklar ise idari yargı alanına girer. İdare hukuk geniş bir alanda kendine yer bulan bir hukuk dalıdır. Kamu ihalelerin konusu da idare hukuk alanına girer.
İdare hukukunda olduğu gibi vergi hukukunda önemli ilkeleri bulunuyor. İdare hukukuyla ilişkili olan vergi hukukunda vergide adalet, vergide kanunilik, vergide eşitlik gibi ilkeler bulunuyor. Devlet modeli anlayışı ile gelişen ve günümüze kadar gelen idare hukuku geniş bir alana sahiptir.
Sonuç
Anayasanın temel hukuk dallarından biri olan idare hukuku kamu yararı doğrultusunda gerçekleştirilen ilişkilerin düzenlenmesinde etkili oluyor. İdareler tarafından verilen kararlar karşısında gerçek ve tüzel kişilerin sorunların çözümünde idare hukuku yardımcı olmaktadır.
İdare hukukun konusu, zarara uğrayan kişilerin açmış olduğu davalar oluşturur. Bundan dolayı kişilerin karşılamış oldukları aykırıların giderilmesi yetkili mercilere dava açmaları gerekiyor. İdareler tarafından verilen kararlar denetime tabi olduğu için aykırı ve kusurlu durumlar için kişilerin dava açma hakları bulunuyor.
İdarelerin yapmış olduğu işlemlerden zarara uğrayan gerçek ve tüzel kişiler dava açma sürelerine dikkat etmeleri gerekir. Bundan dolayı vergi ve idare işlerinden kaynaklanan durumlarda bu alanda uzman avukat Sinan Eroğlu’ndan yardım almaları önem taşıyor.
Sinan Eroğlu hukuk bürosu sayesinde uyuşmazlıklara karşı hızlı ve sonuç odaklı hizmet almanız mümkündür. Vergi ve idare hukuku alanında kişilerin haklarını öğrenmesi için idare avukatları oldukça yardımcı oluyor.