İcra Hukuku

İcra hukuku, özel hukuk alanında, borçların ödenmemesi durumunda borçlunun malvarlığına el konulması, malvarlığının satılması ve borçların ödenmesine yönelik hukuki işlemleri düzenler.

Bu hukuk dalı aynı zamanda haciz, takip, icra takibi, icra takip sürecinde yapılan işlemler ve icra davaları gibi konuları da kapsar.

Türkiye’de icra hukuku, İcra ve İflas Kanunu kapsamında düzenlenmiştir. İcra ve İflas Kanunu; icra takip sürecini, haciz işlemlerini, icra davalarını, icra sonrası işlemleri, iflas işlemleri ve konkordato ilan edilmesi gibi iş ve işlemleri düzenler.

İcra Hukuku Nedir?

İcra hukuku, bir kişi veya kuruluşun bir borç yükü altında olduğu bir durumda, borçlu tarafından elde edilmiş malvarlığının haciz edilmesi ve ardından bu malvarlığının satılarak alacaklının alacağının ödenmesine yönelik iş ve işlemleri kapsar.

Vergi icra hukuku, vergi borçlarının ödenmemesi durumunda, vergi borcu olan borçlunun sahip olduğu malvarlığına el konulması, malvarlığının satılması ve son olarak kişinin yükümlülüğü olan vergi borçlarının ödenmesine yönelik uygulanan bir dizi hukuki işlemleri düzenler.

Bu hukuk dalı, Türkiye’de, Vergi Usul Kanunu kapsamında düzenlenmiştir. Vergi Usul Kanunu, vergi borçlarının ödenmemesi durumunda vergi dairelerinin yapacağı haciz, takip, icra takibi, icra davaları gibi işlemleri düzenler. Vergi Usul Kanunu ayrıca vergi borcu olan kişinin sahip olduğu malvarlığının satılması, takas edilmesi ya da kiralanması gibi işlemleri de düzenler.

İcra Hukuku Davaları Nelerdir?

İcra hukuk davaları, borçların ödenmemesi durumunda açılabilen davalar olarak bilinir.

Bilinen bu davalar arasında ise;

  • Haciz davası: Borçlunun sahip olduğu malvarlığının haczedilmesi için açılan davadır.
  • İcra takip davası: Borçlunun sahip olduğu malvarlığının satılması ve borçların ödenmesine yönelik açılan davadır.
  • İtiraz davası: Borçlu tarafından açılan ve hacze yönelik itirazı olduğunu bildiren bir dava türüdür. Bu dava türü ise Ticaret mahkemesinde açılır.
  • İtirazın iptali davası: Alacaklı tarafından açılan ve borçlunun borcu olduğuna dair açılan davadır. İcra mahkemesinde açılır.

Bu davaların her birinin kendine özgü kuralları, prosedürleri ve sonuçları vardır. Her bir dava için farklı yasal unsurların karşılanması gerekir.

İcra Takibi Nasıl Açılır?

İcra takibinin nasıl yapılabileceğinin açıklanmasından önce icra hukuku kapsamında düzenlenmiş olan hukukta ilam konusunun incelenmesi gerekir. İlam, bir mahkeme tarafından verilmiş olan bir hüküm anlamına gelir.

İlam niteliğindeki belge ise mahkemenin vermiş olduğu hükmün resmî belgeye dönüştürülmüş bir halidir. Eğer alacaklı ilam niteliğinde olan bir belge sahip ise icra mahkemesi üzerinden, eğer alacaklı elinde ilam niteliğinde bir belge bulundurmuyor ise icra dairesi üzerinden icra takip işlemlerini başlatır.

İcra takibi yapılması için izlenmesi gereken adımlar arasında;

  • İlam niteliğinde bir belge varsa yetkili icra mahkemesine başvuru yapılmalıdır. Başvuru ise dilekçe ile yapılır.
  • İlam niteliğinde bir belge yoksa yetkili icra dairesine başvuru yapılmalıdır. Başvuru ile icra dosyası açılır. Bu dosyaya borçlu hakkındaki bilgiler eklenir.
  • Alacaklı tarafından açılmış olan icra takibine ya da icra davasına borçlu tarafından itiraz edilmez ise haciz, malların satışı, paraların paylaştırılması adımları sırasıyla takip edilir.
  • Borçlu tarafından açılmış olan icra takibine ya da icra davasına itiraz edilirse gerekli merciiler tarafından yapılan itirazlar incelenir ve gerekli olan iş ve işlemler yetkili mercilerin kararına göre şekillenir.

İcra takibi yapılması ve icranın takip edilmesi zor ve karmaşık bir süreçtir. Konu kapsamında hukuki danışmanlık hizmetinden yararlanılması hem zaman tasarrufu sağlanması açısından hem de doğru bir şekilde ilerlenmesi açısından oldukça önemlidir.

Cebri İcra Hukuku Nedir?

Cebri icra hukuku, bir kişinin veya şirketin borçlarını ödeyememesi durumunda borçluya karşı yürütülen hukuki işlemleri düzenleyen bir hukuki alandır. Bu işlemler, borçluya ait mal varlıklarının veya para kaynaklarının icrasını içerir.

İcra ne demek sorusunun nihai cevabı olabilen cebir kavramı, borçlunun mal ya da para varlığına zorla el konulması anlamı taşır.

Bir kişinin, bankaya verdiği borçların ödenmemesi durumunda kişinin sahip olduğu evinin icrası, bir şirketin, müteahhitte verdiği borçların ödenmemesi durumunda sahip olduğu işyerinin icrası gibi örneklerle cebri icra hususu örneklendirilebilir.

Cebri İcra Çeşitleri Nelerdir?

Cebri icra hukuku kapsamında, borçluya ait mal varlıklarının veya para kaynaklarının icrası için pek çok farklı yol ve yöntem mevcuttur. Bu yollar ve yöntemler arasında en yaygın olanları ise haciz, takip ve iflastır.

Haciz; borçluya ait mal varlıklarının icrası için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemle, borçluya ait mal varlıkları (örneğin; ev, araba, ticaret yaptığı işyeri) hacizli olarak satılır ve elde edilen gelir borçların ödenmesine yönelik kullanılır. Takip; borçluya ait para kaynaklarının icrası için kullanılan bir yöntemdir.

Bu yöntemle, borçluya ait banka hesapları veya maaşlar gibi para kaynakları takip edilir ve elde edilen para borçların ödenmesinde kullanılır.

İflas; borçlu kişinin veya şirketin iflas etmiş olduğunun tespit edilmesi sonucunda borçların ödenememesi durumunda yürürlük kazanır. Bu durumda borçların ödenmesi için mal varlıklarının satılması ya da mülkiyet hakkının devrilmesi yoluna gidilir.

Bu yollar ve yöntemler arasında, hangi yol veya yöntemin kullanılacağı, borçluya ait mal varlıklarının veya para kaynaklarının niteliğine, miktarına ve erişilebilirliğine göre belirlenir. Ayrıca, icra işlemleri yasal prosedür ve süreler dahilinde yürütülür. İcra ve iflas işlemleri sırasında borçluya ait hakların ihlal edilmemesine özen gösterilir.

İcra Hukukunda Menfaat Dengesi Nedir?

İcra hukuku alanındaki menfaat dengesi, borçluya ait mal varlıklarının veya para kaynaklarının icrası sırasında, borçluya ait hakların ve çıkarların korunmasının önemli olduğunu ifade eden bir kavramdır.

Bu kavram aynı zamanda yapılacak olan haczin sadece var olan borçların ödenmesinin sağlanması amacına yönelik olması gerektiği anlamına da gelir.

Menfaat dengesi, icra hukuk alanında düzenlenmiş olan önemli bir kavramdır. Çünkü borçluya ait hakların ihlal edilmemesi gerekir. Bunun için de icra işlemleri sırasında özenli olunmalıdır.

Rehnin Paraya Çevrilmesi Yoluyla Takip Nedir?

Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip, borçluya karşı icra yoluyla alacalığın borçlu tarafından elde edilecek para ile tahsil edilme yolu olarak tanımlanabilir. Bu yolla takip, borçluya ait mal varlıklarının haczi yerine, borçluya ait paranın tahsil edilmesi ile sonuçlanır.

Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip, genellikle çalışan borçlular için gündeme gelir. Örneğin, herhangi bir işletmede ya da firmada çalışan bir borçlunun, aldığı maaşın bir kısmının alacaklıya ödenmesi anlamına gelir.

İlamlı İcra Nedir?

İlamlı icra, bir alacaklının alacağını icra kanalıyla tahsil etmesidir. İlamlı icrada borçluya yazılı bir ilam gönderilir. İlam, borçluya yerine getirmesi gereken hukuki bir yükümlülüğünün olduğunu hatırlatır.

Borçluya belirli bir süre tanınır. Tanınmış olan bu süre ise mevzuatlarda yer alan hükümler doğrultusunda verilmiş olan bir süredir.

Eğer borçlu, ilamda belirtilen süre içinde yerine getirmekle sorumlu olduğu hukuki yükümlülüğünü yerine getirmezse, alacaklı, borçluya karşı icra yoluyla tahsilat yapma hakkı elde eder.

Sonuç

İcra hukuku hem kapsam açısından oldukça geniştir hem de sıkı şekil şartlarına tabidir. Basit bir icra işlemi ile belirli prosedürlerin yerine getirilmesini zorunlu kılar. Bu zorunlu olan şekil şartlarında yapılacak olan ufak bir hata ise var olan hakkında bir daha geri gelmemek üzere yok olması anlamına gelebilir.

Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık, icra konusunda yılları aşkın bir deneyime sahiptir. Sadece kişi bazından değil firmalar nezdinde de zor ve karmaşık süreçlerin içerisinden başarıyla çıkmıştır.

Var olan hakların tamamen kaybedilmemesi adına Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık’tan hizmet alınarak bu zor ve karmaşık olan sürecin üstesinden basit bir şekilde gelinebilir.

Sık Sorulan Sorular

İcra Hukuku Kaça Ayrılır?

İcra hukuku; takip, haciz, satış, tahsilat ve paranın paylaşılması bölümlerinden oluşur. Bu nedenle, bu hukuk dalının 5’e ayrıldığının söylenmesi yanlış olmaz.

İcra Hukukunun Bölümleri Nelerdir?

İcra hukuku; ilamlı ve ilamsız icra olmak üzere 2 ana bölümden oluşur.

Haciz Ve İcra Aynı Şey Mi?

Haciz ve icra kavramları birbirlerinden farklıdır. Haciz, borçluya ait mal varlıklarının tahsisi için yapılan bir işlemken; icra, alacakların tahsil edilmesi için gerçekleştirilen bir işlemdir.
Başa dön tuşu