Depremde Yıkılan Binalarda Devletin Sorumluluğu
Depremden etkilenen bölgelerde, depremde devletin sorumluluğu, yıkılan binaların yeniden inşa edilmesi ve yaralıların tedavisinin sağlanması gibi temel ihtiyaçları karşılamak için sorumluluk almaktadır. Devlet ayrıca, ölenlerin yakınlarına yardım sağlamak, evsiz olanların geçici konaklama alanlarına yer vermek ve bozulan şehir bütçelerinin onarımı için fon sağlamak gibi görevleri üstlenmektedir.
Depremden etkilenen bölgelerde devlet, deprem sebepleri, ölümlü hasarları ve yaşamı tehdit eden sağlık risklerini azaltmak için çalışmalar yürütmektedir. Ayrıca, hayata geçirilen geçici konut projeleri ile evsizleri korumak, sosyal yardım sağlamak ve fayda sağlayacak kamu hizmetlerinin inşa edilmesinde bölgeye destek olmak gibi rollere de sahiptir.
İçindekiler
Depremlerde Meydana Gelen Ölüm Neticelerinden Sorumluluk
Depremlerde meydana gelen ölüm neticelerinden devlet sorumludur. Devlet, depremin oluşmasından veya bina ve çevre malzemelerinin kalite sorunlarından kaynaklanan hasarlardan sorumludur. Özellikle binaların inşaatında veya daha önce yapılan güçlendirme işlemlerinde yetersizlik bulunması durumunda, bu nedenle meydana gelen zarar için sorumluluk almaya mecburdur.
Depremlerden etkilenen bölgelerde devlet, çevreye ve doğal kaynaklara zarar vermemek için bilimsel ve teknolojik araştırmalara yatırım yapmak, afet pasif güvenlik stratejileri geliştirmek, afet risk analizleri yapmak ve bölge halkına afet eğitimi vermek gibi önemli rollere sahiptir. Bu çerçevede, depreme dayanıklılık arttırmak ve ölüm neticelerini azaltmak için sürekli girişimler yapmak mecburiyetindedir.
Arsa Sahibi Yönünden Sorumluluklar
Arsa sahipleri, depremlerden ötürü hasarlanabilecek inşaatların güçlendirilmesinden sorumludur. Arsa sahiplerinin, mevzuat gereği düzenlemeye uygun olarak inşaatlarının belirli standartlara uygun olarak güçlendirilmesinden sorumlu olduğu sonucuna varılmaktadır. Arsa sahipleri, yalnızca taşınmazlarını güçlendirmekle kalmamalı, aynı zamanda depreme karşı alınacak tedbirlerle ilgili bilgi ve eğitim sağlamakla da sorumludur.
Depremlerden etkilenen bölgelerde arsa sahipleri, hasar tespit ve onarım çalışmalarının başlamasına yardımcı olmak için kontrolörler tarafından denetlenen tarifeler hazırlamak, riskli binalarda ihtiyaç duyulan – eğer mevcut değilse yeni – güvenlik donanımları takmak ve mevcut donanımları kontrol etmekle de sorumlu tutulmaktadır.
Denetim Firmasının Sorumluluğu Bakımından Sorumluluklar
Depremlerden etkilenen bölgelerde denetim firmaları, yetkilendirilmiş arsa sahiplerinin inşaatlarını denetlemek ve güçlendirme çalışmalarının tamamlanmasından sonra bu inşaatların yine denetime tâbi tutulmasını sağlamakla sorumludur. Ayrıca, deprem hasarlarının ortaya çıkması durumunda, depreme dayanıklı binaların tasarımı, inşaatlık veya mevcut yapıların restorasyonu veya değişimi hakkında bir rapor hazırlamaları da beklenmektedir.
Depremlerden etkilenen bölgelerde devlet, kamu ve özel denetim firmalarının yaşananların sorumlularını tespit edebilmek, güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasını sağlamak ve riskleri azaltmak için önlem almalarını istemektedir. Bununla birlikte, denetim firmaları, sonuçlarını ortaya çıkararak insanların güvenliğine yardımcı olmak için çalışmak zorundadır.
Belediyelerin Sorumluluğu Bakımından Sorumluluklar
Belediyelerin, depremlerden etkilenen bölgelerde sarf ettikleri çabaların çeşitli noktaları vardır. Belediyeler, çarpık kentleşmeyi azaltmak için öncelikli ihtiyaç sahiplerini hedef alan altyapı projeleri inşa etmek ve sağlam konutlar sunmakla sorumlu olmalıdır. Belediye, ayrıca halkın önüne geçilemez hasarları ve kayıpları önlemek için planlama politikaları geliştirmek ve afet sonrası onarım çalışmalarını koordine etmekle de sorumludur.
Belediyelerin depremlerden etkilenen bölgelerde yürütecekleri diğer önlemler arasında, binalar için güçlendirme projelerinin yaygınlaştırılması, afet riski nedeniyle farkındalık oluşturma ve yenilikçi deprem teknolojileri kullanmanın önerilmesi sayılabilir. Belediyeler ayrıca, yetersizlikleri tespit etmek için düzenlenen denetim raporlarına göre riskli binaların restore edilmesi veya yeniden tasarlanması gibi hizmetleri de sunmalıdır.
Depremde Oluşan Zararlardan İdarenin (Devletin) Sorumluluğu Doğar Mı?
Depremlerde meydana gelen zararlardan devletin sorumlu olduğu durumlar vardır. Bazı ülke kanunları hükümetin ve diğer üst düzey idarenin sorumlulukları insanların can ve mal güvenliği için belirli standartlara uyulmasını sağlamasına izin verir.
Hükümet, emsal yargı kararlarını uygulamak, depremlerden etkilenen bölgelerdeki insanların güvenliğini korumak için depreme dayanıklılık standartlarını geliştirmesi, afet riski yönetimine ilişkin çözümler üretmesi ve denetleme faaliyetlerini oluşturması gibi görevleri yerine getirmekle sorumlu tutulmaktadır.
Hükümetler, depremlerden etkilenen bölgelerdeki insanların güvenliğini korumak için ayrıca, tüm önlemleri almış olmalarına rağmen meydana gelen zararlardan insanların sorumlu olmasını önlemek için ekonomik yardım sağlayabilir.
Aynı zamanda, mevcut mali yardımların artırılması, havayolları, otobüs şirketleri ve diğer ulaşım araçlarının depremlerden etkilenen bölgelere ulaşımını ve malzeme taşınmasını kolaylaştıracak şekilde düzenlenmesi ve afet riskinin azaltılmasına yönelik teknolojilerin geliştirilmesi de hükümetin sorumlulukları arasındadır.
İdarenin Hizmet Kusuru Nedir?
İdarenin hizmet kusuru, asli görevi olan hizmeti sağlayamaması veya görevlerini talimatların ve yetki belgelerinin çerçevesinde yürütmekten uzaklaşmasından doğan sorumluluktur. Hizmet kusurları, genellikle hükümetin depremlerden etkilenen bölgelerdeki güvenlik işlerini etkin bir şekilde düzenleyememesi, insanların can ve mal güvenliğini sağlamaktan kaçınması ve mevcut afet riski yönetiminin zayıf olması gibi durumlarda ortaya çıkabilir.
Hükümetin, depremlerden etkilenen bölgelerde sorumlu olduğu diğer görevler arasında;
- Sağlam konutlar oluşturmak
- Binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi
- Afet sonrası planlamaya daha fazla önem vermek ve insanları tehlikelere karşı uyarmak gibi çalışmalar sayılabilir.
Hükümetin, meydana gelen zararlardan sorumlu olma durumunda, özür dilemeyi veya tazminat ödemeyi de dikkate almak gerekir.
Depremde Oluşan Zararlardan İdarenin (Devletin) Sorumlu Tutulabilmesi İçin Gerekli Şartlar
Depremlerde meydana gelen zararlardan idarenin (devletin) sorumlu tutulabilmesi için, hükümetin depremlerden etkilenen bölgelerde riskleri azaltmak ve can ve mal güvenliğini maksimize etmek için yeterli önlemleri aldığını kanıtlaması gerekmektedir.
Devletin, depremlerden etkilenen yerlerde yürüttüğü çalışmaların yetersiz olduğu göz önünde bulundurulmalı ve hükümetin bölge halkını bu risklerden koruyamadığı gösterilmelidir. Ayrıca, hükümetin zararlardan sorumlu tutulabilmesi için insanların can ve mal güvenliğini korumasını sağlamaya yeterince çaba sarf ettiğinin de kanıtlanması gerekmektedir.
Hükümetin depremlerden etkilenen bölgelerdeki insanların güvenliğini korumak için güçlü afet riski yönetim sistemleri geliştirmesi, can ve mal güvenliğini sağlamaya yönelik teknolojileri geliştirmesi ve insanları bu risklerden koruyacak önlemler alması gerekmektedir.
Devlet, meydana gelen zararlardan sorumlu tutulmaması ya da yüksek miktarda tazminat ödemek zorunda kalmaması durumunda, insanların can ve mal güvenliğini sağlaması için bütün çabayı göstermesi gerekir.
İdarenin Sorumluluğunu Azaltan Ve Ortadan Kaldıran Durumlar
İdarenin sorumluluğunu azaltan durumlar arasında, hükümetin mevcut politikalarının uygulanması ve düzenlenmesi nedeniyle başka bir partinin ya da kişinin sorumlu tutularak ortaya çıkan kazanımların geri alınması, idarenin hatalı eylemlerinden kaynaklanan zararların tazmin edilmesini engelleyen bir dava kurma veya hükümete müdahale etmeyi gerektiren konuların kapsamlı bir biçimde incelenmesi de diğer durumlar arasındadır. Ayrıca, hükümetin yetkili olmayan kişilere para veya malzeme vermesi gibi durumlar da idarenin sorumluluğunu ortadan kaldırabilir.
Deprem Sebebiyle İdareye Karşı Dava Yolu
Deprem sebebiyle idareye karşı dava açmak için, hükümetin zarfında meydana gelen zararlar hakkında yeterli kanıtlar bulunmalıdır. Özellikle, hükümetin depremlerden etkilenen bölgelerde, insanların can ve mal güvenliğini sağlamaya yeterince çaba sarf etmediği veya yeterli güvenlik önlemlerinin alınmadığının kanıtlanması gerekmektedir.
Davaya konu olan bu kanıtların, vaka tarafları tarafından dilekçe ile devlet mahkemesine sunulması gerekir. Devlet mahkemesi tarafından kabul edilen bir davada, hükümetin zararlarda sorumlu tutularak tazminata mahkum edilmesi mümkündür.
Sigorta Şirketlerinin Ödeme Yükümlülüğü Var Mı?
Sigorta şirketlerinin sorumlulukları, depremler veya diğer doğal afetlerden kaynaklanan hasarların tazminatı ödemektir. Ancak, güvence kapsamında olmayan çevresel risklerden kaynaklanan hasarlar meydana geldiğinde, sigorta şirketleri herhangi bir tazminat ödemez ve bu tür zararlardan dolayı sorumlu tutulamaz. Güvence kapsamı dışındaki zararlar, hükümetin sorumlu tutulmasını gerektirebilir.
Depremde Yıkılan Binanın Sorumlusu Kim?
Depremde yıkılan binanın sorumlusu, binanın kurulması ile ilgili her aşamada paydaşların kendisinden sorumlu olduğu kişi ya da kurumlardır. Örneğin, depremde yıkılan binanın mimari projelerini tasarlayan mimar veya inşaat şirketi ya da binanın kontrolünü yapan mühendis ya da teknik kişiler sorumlu tutulabilir. Ayrıca, binanın kurulması için gerekli malzemeyi sağlayan firmalar, satın alanlar veya varsa, bölgede bulunan yerel yönetimler de sorumlu tutulabilir.
Depremde Hasar Gören Evler Ne Olacak?
Depremde hasar gören evler, deprem gücüne göre inşa edilen binanın yapısının durumuna göre onarılıp yenilenmek ya da yıkılmak zorunda kalabilir. Yıkım gerekiyorsa, o bölgedeki üst yönetim kanallarından ya da lokal hükümet tarafından o bölgeye hasar tespit amacıyla bağımsız bir denetimci gönderilmesi gerekmektedir.
İstenildiğinde, bu kişi veya ekip, bina sahiplerinin tazminat hakları için teknik yardım sağlayabilir. Binanın tamamen onarılmasına karar verilirse, binanın inşaatını yapan kişi ya da şirket tarafından tasarlanan projeye göre onarım işlemleri gerçekleştirilir.
Deprem Anında Ne Yapmamız Lazım?
Deprem anında, kişinin acilen yapması gereken ilk şey büyük çaplı kaza ya da yaralanma oluşmamasıdır. Ayrıca, kişinin, depremin gerçekleştiği alandaki herhangi bir ortamdan uzaklaşıp, binada bulunan objelerin çarpma riskini en aza indirmek için güvenli bir alana gitmesi gerekir.
Depremin etkileriyle ilgili güvenlik kurallarına ve kullanılan ekipmanlara uygun şekilde davranılmalıdır. Genel olarak, deprem sırasında kişinin uyarmaya çalışmamaları, bir köşeye sığınmaya çalışmaları ve korunmaları gerekmektedir.
Hiposantr Neyi İfade Eder?
Hiposantr, istila edilmiş kayalardaki çatlaklara ve yıkıma neden olan şekil değişikliklerine verilen genel isimdir. Hiposantr nüfuz etme (infiltration), çözülme (dissolution), basınç kırılması (pressure relief) ve taşkın oluşumu (flooding) gibi fiziksel mekanizmalar ile oluşan doğal fenomenlerin bir sonucu olarak gerçekleşir. Bu mekanizmalar yer hareketleri, tektonik aktivite, jeolojik çöküntüler ve fayın özellikleri gibi birçok faktör tarafından etkilenebilir.
Sonuç
Depremler, doğal afetler olarak sınıflandırıldıklarından, depremde yıkılan binalardaki zararlar için devlet ve yerel yönetimler sorumlu tutulabilir. Binaların inşaatı ile ilgili her aşamada paydaşlar kendisinden sorumlu tutulabilir.
Ancak, bu durum, bölgede bulunan yönetsel düzenlemelerin uygulanmasından kaynaklanıyorsa ve bu zararların önlenmesine izin verilmezse, devlet sorumlu olabilir. Yani, bölge halkının emniyetini temin etmek için yeterli koruma tedbirlerinin alınmaması durumunda devlet sorumlu olacaktır.
Depremlerden sonra ortaya çıkan felaket senaryolarından herkes sorumludur. Hakkıyla yapılmış hiçbir yapı yıkılmaz ve depremde büyük felaketlere yol açmaz.
sinaneroglu.av.tr ile deprem ile ilgili ortaya çıkabilecek tüm sorumlulukları, hakları ve diğer tüm faktörleri net bir şekilde ortaya çıkarabilirsiniz. Böyle durumlarda uzman bir ekipten destek almak sürecin sizin adınıza olumlu sonuçlanmasını sağlayacaktır.
iyi günler . 6 Şubat depreminde binamız acil yıktırılacak binalar içinde yer aldı. Tek kolonlu ve kirişler yaşanan küçük ölçekli çatlakların güçlendirme ile telafi edileceği getirdiğimiz uzmanlar tarafından bize söylendi . itiraz ettik sonuç ağır hasara dönüştürüldü . ancak çevre Bakanlığının sisteminde hala acil yıktırılacak olarak göründü. arayıp sorduğumuzda ağır hasara dönüştü lakin sisteme yansımadı daha dediler. sizler itirazlarınızı tekrar askıya çıkınca yapın, binanın yıkımı yapılmayacak ibaresi buraya not düşüldü dediler. bizlerde askıya çıkınca e devlet üzerinden itirazımızı yaptık . sonuçlar bize bildirilmeden binamızın yıkımı bizler şehir dışında iken yapıldı.acilen iskenderuna dönüp kriz merkezine geldik . yıkım ile ilgili yetkililere olaydan habersiz bir şekilde binamızın durumunu sorunca ” acil yıktırılacaktan ağır hasara çevrildi , yıkımı durduruldu ” ibaresi yazıyor dediler. bizler şu an binamız yıkılıyor deyince şaşkınlıkla birbirine bakıp ” hemen ekibi arayıp durdurun ” dediler .ve sonra bahaneler üretip Kıvırmaya başladılar.sonra çsb. yetkilileri ile görüşünce sizde ”acil bizde ağır hasarlı yıkımı durdurulmuş ” görünüyor dediler. küçük bir anlasmazliktan sonra bize bahaneler üretip gönderdiler .bizlerde mahkeme kararı ile karot aldırıp 4539 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması ve sorumluluklar hakkında dava açtık. bunun dışında sorumlular hakkında başka nasıl bir yol izleyebiliriz. yardımcı olursanız sevinirim . iyi günler .
Merhaba,
0 530 126 31 35 numaralı telefon ya da info@sinaneroglu.av.tr mail adresinden bizimle iletişime geçerek danışmanlık veya avukatlık hizmetimizden faydalanabilirsiniz.